Ana Sayfa

Bence Hiç Hoş Olmuyor !!

Main Image

Herhalde Türkiyemizde yaşayan hemen hemen herkes üç aşağı beş yukarı bürokrasinin ne denli zor bir süreç olduğunu, nasıl badireler atlatılarak bazı işlerin kotarıldığını ve hatta birçok kere de kotarılamadığını çok iyi bilir, hatırlar, duyar. Bazılarına göre memleketimizde kotarılamayacak hiçbir iş yoktur sadece nasıl kotarılacağını bilmek ve uygulamak gerektiği rivayet edilir. Gene de bürokrasi diye sorulunca tüm sektörlerdeki özellikle yatırımcılar kendi tecrübelerini anlatmaya başlarlar ki , değme askerlik anıları bunların yanında hiç kalır.


Sanayiciye sorsanız ; “bu memlekette sanayi yapılmaz azizim, en az on-oniki yerden izin alacaksın, rapor yazdıracaksın, …” diye başlayan cevaplar duyarsınız, Eğitim destek sektörüne gireyim, bir okul açayım deseniz yandınız ki ne biçim, artık ben diyeyim yirmi, siz deyin otuz dosya hazırlayacaksınız, İl Sağlık Müdürlüğü’nden, Milli Eğitim Bakanlığına, Ulaştırma Bakanlığı’ndan Diyanete kadar gitmediğiniz sormadığınız yer kalmaz. Tarım bile zordur, üretici olarak zirai donatımdan Devlet Malzeme Ofisi’ne, su ürünlerinden köy muhtarına kadar izin gerekir, yok ilacı, yok gübresi, yok arısı, işin içinden çıkana kadar mevsimler geçer.


Hele ki otel yatırımı yapmanız gerekiyorsa ve farzedelim yatırımınız tarihi bir bölgede ise, yandı gülüm keten helva, muhtardan başlayıp, emniyete, Turizm Bakanlığı’ndan Anıtlar Kurulu’na (binanızın tarihi eser olmasına bile gerek yok, mahalle biraz eskiyse bittiniz ellerinden kurtulamazsınız) gider gelir harcar da harcarsınız. İzinler alındıkça açılış yaklaştıkca sona geliyoruz zannedersiniz, ancak ne gezer ! O zaman da başlar denetimler, başta itfaiye, artık merdiven basamaklarının santiminden, kapı boyasının ateşe dayanıklığına kadar en ince ayrıntısına kadar bakarlar, “altı üstü otel açacağız uzaya maymun yollamıyoruz ki” diye yakınırsınız faydası yok, bakanlık gelir yıldızlama yapmaya, kibrit var şu kadar puan, sabun var bu kadar puan, salon bu boyda bu kadar puan, şu boyda ise puan yok, havuz varsa şöyle, yoksa böyle …


Bütün bunlara bir diyeceğimiz olmaz genelde, hele ki itfaiye işlerinin şahsen ben daha bile sıkı olması taraftarıyım. Neyse zaman gelir otel açılır, daha ilk günün gecesi saat 03.00 sularında mahalle karakolu damlar otele, “kalanların kimlik bilgilerini her gece online yollayın” der, ki doğrudur, yapılmalıdır, bizzat benim şahit olduğum en az otuz vaka vardır ki arananları gece bu sayede polis bulup almıştır. Bu arada otelde kuş uçmaz kimin girdiği kimin çıktığı bellidir, kimin çalıştığı bellidir. Tabi bir de otelin bir özelliği daha vardır; bu denetimler maliye için de son derece sevindiricidir. Ne KDV kaçar ,ne gelir vergisi, ne de başka bir vergi; herşey kayıt altındadır.
Bu yukarıda bahsettiğim sistemler, denetimler ve kontroller şu anda ülkemizde bulunan “Turizm işletme Belgeli” 2982 tesis ile 749.299 yatak ve “ Turizm Yatırım Belgeli” 1056 tesis ile 301.862 (2013 sonu verilerine göre, maalesef bakanlık biraz geri kalmış durumda) yatak için de için geçerlidir . Dolayısıyla, bu kadar yatak denetim mekanizmasından geçmekte ve her yönüyle devlete olan yükümlülüklerini yerine getirmektedirler. Biz otel sektöründen ekmek yemeğe çalışanlar, yatırımcılar, işletmeciler, çalışanlar, hepimiz eşit olarak devlete olan mükellefiyetlerimizi yerine getirmekteyiz.


Ancaaak , bizim memleketimizde nedendir bilinmez bazıları “daha eşittir”, yani onlar hiçbir denetime tabii olmazlar, zorlamalar yoktur, gelir vergisi nedir bilemezler . KDV ? Zaten hiç duymamışlardır. Güvenlik ? O da nedir ? Hani mahalle karakoluna online bildirmek falan ?? Boşveer, Denetim ? Kim görmüş ? Nerede ? Bari itfaiye olsaydı ? Ara ki bulasın vs vs … Tabi siz dostlar anladınız kimlerden bahsettiğimi. Ancak bu arkadaşların sayılarının son zamanlarda 200.000 dolaylarına kadar gelip dayandığı rivayet olunur !! Peki arkadaş biz her türlü borçunu ödeyen dürüst yatırımcı, işletmeci, çalışan, neden bu ne olduğu belirsiz, denetimsiz, güvenliksiz, vergisiz apartman daireleri ile rekabete girmek zorundayız ?
Herbir şeye yetişebilen devletimiz neden bu arkadaşların hala takır takır illegal iş yapmalarına göz yummakta ? Bu, dürüst çalışanlara haksızlık olmuyor mu ? Sakın kimse çıkıp da bulamıyoruz vs gibi bir kelam etmesin, adam taaa dünyanın öbür ucundan internetten rezervasyon yapıp geliyor, kalıyor, gidiyor bir de mutluyum, mutluyuz gibi yorum yazıyor, sen burnunun dibindekini bulamıyorsun !
Bence hiç hoş olmuyor...Sizce ?